Perşembe, Aralık 14, 2017

Üzerimdeki Gerginlik

Gerginim
              Eve gelişimizle bütün yükümü ve yorgunluğumu attım sanki. Duygularımı tariflemekte zorlanıyordum, gelgitler yaşadığım kesindi, bütün yaşanılanlardan sonra.
              Kendi kışımızı mı düşünmeliydim yoksa yılın kışını mı düşünmeliydim kararsız kaldım bir süre. 
                Her bir değişiklik, iklimsel değişiklik de dahil beni etkiliyordu ve ben tamamen çöküyordum bazen. 
       Böyle durumlarda yapmam gereken en doğru şeyin derin nefesler alıp vermek ve mümkünse dışarıya çıkıp biraz yürümek veya koşturmak olurdu. 
                Hele bir de hafif rüzgâr varsa çok iyi gelirdi rüzgârın suratıma tokat gibi çarpması.
            “Ucunda ölüm yok ya!” ifadesi aklıma geliverir öyle anlarda ama ne kadar saçma bir ifade olduğunu da anlamış oldum böylece. Hiçbir anlam ifade etmez ve tesiri saniye bile sürmezdi bende. Tek yapmam gereken mevcut durumu iyi analiz edip kabullenmekten başka hiçbir yolun olmadığını görebiliyordum o nedenle züğürt tesellilerine ihtiyaç duymuyordum.
            Babama ilaçlarını verdikten sonra o gidip yattı, ben de balkona çıkıp biraz oturdum, daha sonra da televizyonda biraz haber seyrederek dikkatimin dağılması için uğraştım. Bir türlü üzerimdeki gerginlikten kurtulamıyorum. Uyumak için zorlamalıydım kendimi. Sabahleyin erken kalkmak için gerekliydi uyumak. Belki birkaç saat kadar kestirebilirdim, ilaç gibi gelecekti bana.
94/
Devam edecek... Dedenin Torunu

Görsel: Google Görseller

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlar:
Hoş geldiniz.
İlginiz için teşekkür ederim.